Blog
Çocuklarda Kaygı: Görünmeyeni Görmek, Anlamayanı Anlamak
“Anne karnım ağrıyor, bugün okula gitmesem olur mu?”
“Ya hata yaparsam?”
“Gece uyuyamıyorum çünkü yarın matematik dersi var.”
Bu cümleler size tanıdık geldiyse, çocuğunuzun yaşadığı kaygıdan size mesajlar geliyor olabilir.
Çocuklar çoğu zaman yaşadıkları duyguları doğrudan ifade edemezler; bunun yerine vücutları konuşur, davranışları sinyal verir.
Bu yazıda, çocuklarda kaygının ne olduğunu, nasıl ortaya çıktığını ve onu anlamak için neler yapabileceğinizi bilimsel veriler ışığında ele alacağız.
Boşanma Sürecinde Çocukları Anlamak ve Desteklemek
Boşanma, sadece eşler arasında verilen bir karar gibi görünse de, aslında ailenin tüm üyelerini etkileyen köklü bir değişimdir. Özellikle çocuklar için bu süreç; kafa karıştırıcı, korkutucu ve duygusal açıdan zorlayıcı olabilir. Ancak doğru yaklaşımlar, sağlıklı iletişim ve duygusal destekle bu süreci travmatik olmaktan çıkarıp, gelişimsel bir öğrenme deneyimine dönüştürmek mümkündür.
İnatlaşma mı, Gelişimsel Bir Dönüm Noktası mı?
Çocuğunuz son zamanlarda her şeye “Hayır!” mı diyor?
Sürekli inatlaşıyor, ısrarcı oluyor ve en basit şeylerde bile sizinle ters düşüyor olabilir.
Peki bu durum sadece bir inat dönemi mi, yoksa büyümenin doğal bir aşaması mı?
Erken çocukluk dönemi, bireyin yaşam boyu sürecek duygusal, sosyal ve zihinsel gelişiminin temellerinin atıldığı çok kritik bir dönemdir. Bu dönemde çocuğun en çok ihtiyaç duyduğu şey güvenli, tutarlı ve eşlik eden bir ilişkidir.
Bireyler yaşam boyu çeşitli yaşam olaylarına uyum sağlamaya çalışırlar. Doğumla başlayan bu süreç yaşamın sonuna kadar sürer.